Dans sporunu anlatabilmek, tanıtabilmek için kendi aramızda durmadan nasıl yaparda basının ilgisini çekeriz polemikleri yaparız, yarışmalara yerel ve ulusal basını, tv kanallarını davet ederiz. Basın bültenleri dağıtır, kendimizi yırtarız. Ki üç beş kişi daha, eşli dansları öğrensin, birkaç çift daha bu spordan haberdar olsun, çocukları erken yaşta bu sporla tanıştıralımda özgüvenleri yükselsin, vucüt duruşları değişsin ve müziği dinlemeyi öğrensinler .....
Hangi dansı icra ettiğimiz sorulduğunda "Sportif salon latin dansları" cevabı ;
- ne sporu? dans spormu ? (şaşkın ve anlamaz yüz ifadesi ile ) salon ? latin ?
- aa salsa mı yapıyorsun salça olandan mı ? ( hafif alaylı bir tonlama sanırsınız bu yorumu yapan dans üstadı )
- hııı moderen dans yaniii ( ne manasız ve ukala tavır dans sporuymuş modern danstır o modern )
- nasıl şu brek mrek ondan mı yani ( vatandaşın dansın d sinden haberi yok )
- ha sen şu sambadan yapıyorsun Rio karnavalı hesabından ( manidar bir yarım sırıtış)
gibi, bizi daha da delirten ama derin bir nefes alarak anlatımımıza devam etmemizi sağlayan yorumları beraberinde getirir.
Dün bir haber düştü onlarca spor ve haber sitesine !
"Dans pistinden halter podyumuna" başlığına anında algımız açıldı haberi yutarak okuduk .. bir Türk haltercinin Avrupa Şampiyonu olmasının gururunun yanında, spor hayatına dans sporu ile başladığını iafde etmesi ve her yerde bunun yayınlanması ayrıca çok sevindirdi.
Bazen hiç umulmadık bir yerden ,kişiden ve umulmadık bir zamanda gelen bir cümle, bir söylem, sizin aylarca yapmağa çalıştığınızı birkaç dakikada kolaylıkla yapabilir.. Haltercimizin hikayesi meraklısına aşağıda..
Bu şampiyonadan biz de nasiplendik ya :)
Dans pistinden halter podyumuna
Avrupa Halter Şampiyonası'nda Gökhan Kılıç, daha önce dans sporuyla uğraştığını, daha sonra ise halterle ilgilenmeye başladığını söyledi.
Avrupa Halter Şampiyonası'nda 1 altın ve 1 gümüş madalya kazan Gökhan Kılıç, daha önce dans sporuyla uğraştığını, daha sonra ise halterle ilgilenmeye başladığını söyledi.
Sakarya'da oturduğu sırada dansla tanıştığını anlatan Gökhan, ''8-9 yaşlarında bizim oturduğumuz kısımlarda öğrenci yurtları vardı. Dışarıda oynarken, beni üniversiteye götürdüler. Bana ilk önce salon dansları öğretmeye çalıştılar. Sadece okula gidiyordum. Boyum kısaydı. bu nedenle olmuyordu. Başkalarıyla tanıştım, onlar da bana serbest dans öğretmek istediler. Epey zaman geçmişti ve yaşım 15 oldu. Gruplar arasında yarışmalara katıldım'' dedi.
16 yaşından sonra fizik kurallarına aykırı hareketler yapmaya başladığını belirten Gökhan, şöyle devam etti:
''Sınırları zorlarken gücüm yetmemeye başladı. 16 yaşında halter salonuna girdim. Giriş amacım sadece bileklerimi güçlendirmekti. Gittiğim gün Halil Mutlu'nun hocası İbrahim Elmalı elimden tuttu. İbrahim hoca, 'Sen ikinci Halil Mutlu olabilirsin' dedi. Bana o gün halteri sevdirdi ve kendimi halterde buldum. 2005 senesinden bu yana halterle ilgileniyorum. Dansla uğraşmam daha az sakatlık riski yaşmama neden oluyor. Diğer arkadaşlara göre yüzde 10 daha az sakatlanıyorum. Vücudum çok esnek olduğu için sakatlık riski tamamen sıfıra iniyor. Gösterilen hareketi vücut bir kere de kapabiliyor. Bu şekilde haltere çok yararı oldu diyebilirim.''
-UMDUĞUNUN ÜSTÜNE ÇIKTI-
Gökhan Kılıç, Avrupa Şampiyonası öncesinde bir madalya umut ettiğini belirterek, ''Biz bir madalya umut ediyorduk. Yaşım çok genç ve büyükler yarışmasında tecrübe olarak ikinci kez yarıştım. İkincilik bizim için şaşırtıcı oldu. Çalışmalarımızın neticesini almış olduk'' diye konuştu.
Federasyon başkanının kendisine her türlü imkanı sağladığını anlatan Gökhan, ''Hepsine teşekkür ediyorum. Birbirimize inandık. Takım ruhu denilen şeyi bu kamplarda öğrendim. 23 yaşındayım. Büyüklerdeki ikinci yarışmam. Sadece üçüncülük yeter diyorduk, ama Avrupa Şampiyonu ve ikinci oldum'' diyerek sözlerini tamamladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder