11 Şubat 2014

ERDEM ÖZKAN - DİSİPLİN CEZASI



Yukarıdaki link sevgili Erdem Özkan'ın blogundan alıntıdır. Erdem,  Life Dance Gençlik ve Spor Kulübümüzün üyesi ve delegesi olduğundan, yazıya konu olan ilk tebligat kulübümüze ulaştı. Facebook'un sıkı takipçisi olmadığımdan Erdem'in neden suçlandığını anlamak için Erdemi aradım ve konuya mevzu olan yazıyı facebook'tan buldum. 

Antrenörlerin vize bedellerine ilişkin yazdıkları, ağır eleştiri içermekle beraber hakaret içermiyordu. Ağır eleştiri diyorum çünkü insanımızın eleştiriye olan bakış açısı, eleştiri yazı ile olunca çek kulağını uzasın modunda olduğundan, yazınsal aktarımlar AĞIR ! halde algılanır oluyor. Ve yurdum insanın eleştiriye tahammülü olmadığından, eleştiri içeren tek cümleyi okumak, anlamak yerine; bastırma , susturma, cezalandırma yolunu seçer. 

Problem burada iletişimsizlikten ve ülkenin sınırsız sorumsuz, sıkıntılarından olan çıkar üzerine kurulu sistemlerden kaynaklanıyor. Maalesef herkesle dialog halinde olacağını, herkesi dinleyeceğini ve birincil amacının sponsorlarla TDSF yi kalkındırmak olduğunu ifade ederek oylarımızı alan son yönetim bambaşka bir yönde yol alıyor. 

Bizati tarafıma Sayın Başkan, yönetim için çalışmaktan (kurullar zaten çok iyi çalışıyordu) çok maddi destek sağlayacak ve sponsor çerçevesini kuracak bir yönetim oluşturduğunu söylemişti. Geçen süre zarfında yarışmaları halen kulüpler yaptığına ( ihalesiz ), harcırahlar ödenmediğine, kulüplere destek olunmadığına , kamplar yapılamadığına göre; görevdeki yönetim kurulu,  başkanı hayal kırıklığına uğrattı.

Federasyonumuzun bakanlıktan aldığı yardım ve alamadığı bütçe ortadadır. Maalesef bireysel doğasında zaten pahalı olan bir spora, birde devletin destek olamadığı alanda destek olmaya çalışıyoruz. Yarışmaları yapıyor, milli sporcuları destekliyor, yol parası almadan ilden ile dans gelişsin diye soğukta, sıcakta mücadele ediyoruz. Ne sporcular, ne veliler, ne antrenörler of demiyor öflemiyor. ( Çoğu zaman "ne için bu koşmamız" diyorrrr sonra hemen kovalıyoruz kafamızdan uçuşan vazgeçirici niyetleri ) 

Antrenörlerin ve hakemlerin görevlerine devamlılığı konusunda elbette bir yaptırım olmalı. Göreve devam ettiklerini her sezon teyitlemeliler ancak bunun karşılığı maddi bir olgu olmamalıdır. Sınav yapılır, dilekçe alınır kaldı ki antrenörlerin çalışmasını kulüpler zaten federasyona bildirmekle yükümlü. Çözüm çok ama her zaman en kolay yol tercih ediliyor.  Ver parayı Al Belgeyi ! yada neyi istersen onu .....



Konuyu dağıttım. Aslında yazmama sebep olan Erdem Özkan'ın yazılı savunması. YAZILI ve HUKUKİ ve hukuğa dayalı. Yazmak ve kendimizi ifade etmek, hakkımızı hukukla aramak, savunma yazmak ve hatta teşekkür için bile iki satır karalamak,  milletçe bize uzak olduğundan Erdem gibi yazan çizenler çölde ki vaha benim için.

Hele bizim gibi kalemle değil müzikle yaşayan bir camiada elde kalem çok da sevilen bir profil değil :) bense çok seviniyorum. Sistemi, düzeni  kuracak ve sürdürebilecek sistem insanlarıdır. 


Ve camiamızın geleceğine Sistem insanlarının katkısı büyük olacaktır. İster hoşlanın, ister hoşlanmayın, ister kızın, ister kızmayın ama gelecek için yazan kalemlere destek olun. Hele ki yazdıklarının arkasında duran varsa kıymetini bilin. 

Hiç yorum yok: